hesabın var mı? giriş yap

  • sürekli "ulan akşam hanım eve küçük yoğurt mu istediydi büyük yoğurt mu?" der gibi kafasını ovuşturup düşünüyor.

  • attığı o doğaüstü golden sonra sanırım matrix'te bir kırılma meydana getirdi. o gol atıldığından beridir futbol sahalarında saçma sapan şeyler oluyor. mexes'in, bekir'ın rövaşataları, melo'nun penaltı kurtarması, servet çetin'in orta sahadan başlayıp bütün takımı çalımlayıp gol atması.. bakalım nereye varacak bunun sonu. al kırdın kırdın demek istiyorum kendisine.

  • -bir şeyin imkânsız olduğuna inanırsanız, aklınız bunun neden imkânsız olduğunu ispatlamak üzere çalışmaya başlar. ama bir şeyi yapabileceğinize inandığınızda, gerçekten inandığınızda, aklınız onu yapmak üzere çözümü bulmanıza yardım etmek için çalışmaya başlar.

    dr. david j. schwartz

  • görme engelli oğlunu evde dört duvar arasına sıkıştırmayıp, hayatın içine katarak gerekirse stadyuma bile gideriz seninle diyen muhterem bir baba.

  • endişelerin yersiz, geçilen dalgaların komik olduğu maç. takım daha bir gün evvel deplasmanda hazırlık maçı oynamış, çok ağır bir kamp döneminden yeni çıkmış ve henüz yeni kurulmuş bir takım. burada yazılanları görünce orta okuldaki futbol muhabbetlerimiz geliyor aklıma yemin ederim. yok fener balonmuş, son uefa finalisti fener'i top gibi sektiriyormuş, falanmış, filanmış.

    bu gün lokeren lille'e 4 tane attı, basel leverkusen'i yendi. o zaman lille bu sene küme düşecek, basel de leverkusen'den kat kat iyi bir takım. bu gün bizi yenen son uefa finalisti dnipro beş gün evvel paok'tan 4 yedi. demek ki paok bu sene avrupanın anasını ağlatacak. dnipro bizi yenemeseydi hocası kahrından istifa edecekti.

    sizin futbol mantalitenize ağız dolusu sövmek istiyorum ama yeni yazar oldum sayılır, uçurulmak için erken.

  • 1) eğitim.

    genç dimağlara, tojo yönetiminin şeytani yönleri açıkça öğretiliyor. savaş sonrası doğan nesil de pek tabii müttefiklere hak veriyor atom bombası meselesinde.

    2) ordunun pasifize edilmesi.

    japon donanması, abd tarafından belirlenmiş bir tonajın üzerindeki muhriplere sahip olamıyor (uçak gemisinden bahsetmiyorum bile). tüm ordu envanterlerinin de çok büyük bir kısmı ancak anakara müdafaasında kullanılabilecek -nispeten- hafif silahlardan oluşuyor. amfibi harekât, hava indirme, taktik bombardıman uçaklarıyla taarruz, uzun menzilli seyir füzeleriyle taktik hedeflere atış gibi; "intikam almak" için kesinlikle ve kesinlikle sahip olunması gereken kabiliyetleri haiz bir orduları yok. bu saatten sonra da o tip bir ordu donatmalarına izin vermezler zaten.

    3) abd ile ticaret hacmi.

    bu konuya fazla değinmek istemiyorum, iktisatçı arkadaşlar daha iyi bilir.

    4) çin tehdidi.

    çin - japonya çıkar çatışması hepinizin mâlumu. japonya intikam almak istiyorsa, öncelikle abd'den uzaklaşması ve savunma sanayisinde devrimsel yenilikler yapması gerek. lâkin, abd'den uzaklaşmaları, çin tarafından anında ham yapılmaları demek. idealist hedefler uğruna kimse böyle bir riski göze almaz.

    5) talep azlığı.

    japonya'da, aşırı milliyetçi azınlık bir kesim dışında kimsenin intikam alma gibi bir derdi yok. aksine, genç nüfus ciddi manada amerikan hayranı. çoğunun amacı abd'ye kapağı atmak. bu ortamda, intikam hırsından gözü dönmüş aşırı milliyetçi bir lider ülkenin başına gelmediği sürece, intikamdan falan bahsetmek abesle iştigal.

    6) intikam almaları gereken ülkenin senegal olmaması.

    sadece uçak gemileriyle, japon hava kuvvetlerinin elinde bulunan uçak sayısının 3 katını taşıyabilen ve bu uçak gemilerini istediği anda dünyanın herhangi bir noktasına konuşlandırabilen süper güçten bahsediyoruz. bakın, donanmanın elinde bulunan uçak sayısı, japon hava kuvvetlerinin 3 katı. hava kuvvetleri'nin elinde bulunan uçakları, taktik mühimmat taşıyabilen bombardıman uçakları, donanmadaki destroyerleri, nükleer denizaltıları, kruvazörleri, hava savunma muhriplerini falan da düşünüp; abd ile japonya arasındaki askerî kuvvet farkını siz hesaplayın.

    edit: @stephanqueen ekledi.

    7) japon ekonomik mucizesinin abd sayesinde olması.

    dünya'daki komünizm sorunundan sonra abd, 2.dünya savaşı'nda anti komünist tutum sergileyen almanya ve japonya'ya büyük iktisadi ve askeri destek verilmiştir.

    edit 2: @elgato ekledi.

    genel olarak tutarlı çıkarımlar ama japon ekonomik mucizesi'nin abd sayesinde olduğu kocaman bir palavra, japon endüstrileşmesi meiji dönemi'nde başlıyor. filipinler'de abd desteği gördüler, neden japonya gibi kalkınamadılar?

    mucize'nin sebebi abd değil, keiretsular. oldukça yavan bir yorum zira japonya batı'ya alternatif bir medeniyet ve başarısını gölgeliyor haksız bir biçimde.

  • 24 yaşında, dünyanın en muhafazakar tabirle ilk 5 voleybol kulübünden biri olan vakıfbank'ta senelerdir as oynayıp birçok kupa alan, milli takımında mevkisinde alternatifi bulunmayan, pozisyonunda dünyanın en iyi iki üç isminden biri olan ve fakat ekşici voleybol otoriteleri tarafından "hantal ve bir üst seviyeye çıkması zor" bulunan yıldız voleybolcumuz. ahahhaha

  • "benim türk futboluna turk futbolunun bana ihtiyaci olduğu kadar ihtiyacim yok" demis...

    biri bana turk futbolunun bu paragöz almanciya niye ihtiyaci olduğunu anlatabilir mi?